Cuma, Mart 13, 2015

Okşayan Ses...


Ayrılık yarı ölmekmiş
O bir alevden gömlekmiş
O alevin bağrımda dili
Ben böyle sensiz olurum deli
Nerdesin ey sevgili ?

Hatıralarda unutmam seni
Seni unutmam, unutmam seni

Ruhumda ılık nefesin
Kulağımı okşar sesin
Benden uzak, benimlesin
Artık hayal mi nesin ?

Ey sevgili nerdesin
Nerdesin ey sevgili...?



Bu şarkıları dinleyince artık söyleyecek bir kelime kalmamış gibi hissediyor insan..
O kadar büyük duygularla yazıp bestelemişlerki üstâdlar.....
Söz üstüne söz söylemek zor.
Lâkin; yaşanan, hissedilen duygular aynı olunca bir şarkıyı dinlemek, bir kitabı okumak, filmi seyretmek insanı o seviyeye çekiyor ..Kendini o eserle birleştiriyorsun adeta.

Senin sesin oluyor, yazın oluyor, görüntün oluyor, eserin bütün unsurları.
Söylemek istediğin herşey o hazine sandığının içine sığdırılmış sanki..

Tanrı herkese sanatkâr olmayı bağışlamamış.Kendi ulvi dokunuşunu resmetmesi, sesini duyurması ya da anlatabilmesi için şefkatli bir kabiliyet vermiş kimisine.
Kimisine de bunları algılayabilecek büyüklükte bir idrâk..

İnsanoğlu mağara duvarlarına resmettiği çağlardan beri kendini ifade etmeye muhtaç..Adeta kendi acizliğini yenmek için hep doğayı, etrafındakileri ve yaşadıklarını yansıtmıştır dışarı. Bunu yaparken bir sanat ruhu taşıdığının farkına varmamış önceleri tâ ki birileri onu kutlayana kadar. Eserin değerlenmesi için takdir olmalı şüphesiz. Ancak takdir görmemesi onun üstün bir sanat eseri olmadığı anlamına da gelmez elbette. 

Gene de sanat eserinin belirli estetik ve etik değerleri taşıması gerekir bu sıfatı hak edebilmesi için.

Sanatçı ince ruhlu insandır. Dışarıdan dağ gibi heybetli durur. 
insanların adeta bir kudsiyet addettiği sanat ehli; 
içindeki fırtınaları dışarı süt liman bir deniz, 
patlayan volkanları; başı sakin bir dağ, 
yürek sızılarını ise dudağının kenarında bir lajakont tebessümle yansıtır dünyaya.

Sanatçı yaralı insandır. Herkes adına sevmiş, sevilmiş, acı çekmiş, zevklenmiş, öyle sürdürmüştür hayatını..

O, anlattığı her ifadeyi gelmiş geçmiş ve gelecek bütün insanoğlu için yaşamış ve yaşatmıştır. 
Sırtında insanoğlunu taşır sanatçı, tıpkı dünyayı sırtına yüklenmiş Atlas misali..


Ruhumda ılık nefesin
Kulağımı okşar sesin
Benden uzak, benimlesin
Artık hayal mi nesin..?



Şu şarkılardan, mısralardan, notalardan, şiirlerden, romanlardan, hikayelerden, resimlerden, filmlerden ve onları söyleyenlerden, yaratanlardan başka kimimiz var ki?
Tanrının bize armağanını böylesine sunan...
Ve..
Kulağımızı okşayan sesin bizden uzak olması düşünülebilir mi ?




Not; Yazıda geçen eser; Ayrılık Yarı Ölmekmiş...Beste; Selahattin Pınar Güfte; Vecdi Bingöl..








Hiç yorum yok: